Yağda çözünen vitaminlerden biri olan D vitamini, kemik sıhhati ve kalsiyum emilimi üzerine olan tesirleri ile bilinirken son yıllarda iskelet sistemi dışında da epeyce etkin rol oynayan bilhassa bağışıklık sistemi üzerinde değerli rolü olan bir vitamin
Diyetisyen Muhammed Şahin D Vitamini hakkında bilgi verdi.
D VİTAMİNİ NEDİR?
D vitamini, fosforla birlikte kalsiyumun emiliminde ve kemiklerde depolanmasında vazife alır. Tıpkı vakitte kandaki kalsiyum ve dolaylı olarak da fosfor seviyesini de denetim eder. Yani kemiklerimizin yapıtaşı kalsiyum ve beyin fonksiyonlarının tesirli elemanı fosforun metabolizmasında çok tesirli bir vitamin.
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ NELERE NEDEN OLUR?
D vitamini eksikliği her iki cinsiyeti ve tüm yaş kümelerini bedenen de ruhen de baştan aşağı etkiliyor. Yetersizliği en başta kemik ve diş sıhhatini sekteye uğratıyor. Kilo verememe alerjik hastalıklar depresyon vb tüm bunlara taban hazırlıyor.
D vitamini eksikliği çocuklarda raşitizm yani kemiklerin gerçek gelişememesi ve yetişkinlerde osteoporoz yani kemik erimesi en yaygın bilenen önemli iki sorun.
D vitamini kemik sıhhatinin yanı sıra kas fonksiyonları ve istikrar için de gereklidir. Kemikleri güçlendirmek ve kandaki D vitamini seviyesini olağan aralıklarda tutmak, bilhassa yaşlılarda görülen, düşme kaynaklı kemik kırıklarını yüzde 20-30 oranında azaltabilmektedir
D vitamini yetersiz olan yetişkinlerde şeker hastalığına daha sık rastlanıyor. (tip 2 diyabet)
Kalp damar hastalıkları da D vitamini yetersizliği ile ilintili.
Beyin damar hastalıkları, bilhassa felçler de D vitamini eksikliği ile ilintili.
Bu eksiklik beynin bellek işlevini da etkiliyor. Ruhu depresyona bile sokabiliyor. Motamot omega-3 eksikliği üzere D vitamini eksikliği de zihinsel yetenekleri sekteye uğratıyor.
Bağışıklık sistemimiz D vitamini stoğumuzla direkt bağlantılı.
Özellikle kış aylarında yaygınlaşan viral enfeksiyonlardan (nezlelerden, griplerden) korunmada D vitamini son derece değerli bir destekleyici.
Maalesef D vitamini ile kanser gelişimi ortasında da bir bağ var kalınbağırsak prostat ve göğüs kanserlerinden muzdarip birden fazla hastanın D vitamini seviyelerinin düşük olduğu saptanmış.
Vücudumuzda güneş ışınlarının dayanağı ile üretilebilen bu vitamin tam bir bağışıklık askeri ve bedenimiz D vitamini gereksinimimizin %95 kendisi üretebiliyor.
Ama D vitamini K vitamini olmadan beklediğimiz faydası sağlamayabilir
İşin özü bağışıklığımızı güçlü tutmak. Sıhhatimizi korumak ismine D ve K vitaminlerinin ikisine de muhtaçlık var. İkisini de tertipli ve istikrarlı olarak elde etmek durumundayız.
D VİTAMİNİ K VİTAMİNİ OLMADAN İŞE YARAMAZ MI?
Üzerinde çok düşünmeye gerek yok her ikisine de gereksinimimiz var her iki vitamin de yağda çözünen ve beden tarafında gerekli koşullar sağlandıktan sonra üretilebilen unsurlar.
Aralarında şahane bir partnerlik ilgisi var. Bu sebeple hem D hem de K vitaminini elde etmemiz gerekir. D vitamini cildimize gelen güneş ışınları sayesinde üretilir ve K vitamini de yeşil yapraklı sebzeler tükettiğimizde kalınbağırsağımızda üretilir. Yani hem güneşe çıkmalı hem de yeşil yapraklı sebzeler tüketmeliyiz. Bu sayede her iki vitamini de sentezlemiş ve bahsi geçen sıhhat meselelerinden kendimizi korumuş oluruz. Doğal dikkat edilmesi gereken diğer bir konu da yazının devamında.
D VİTAMİNİNİ NASIL KULLANILMALIDIR?
Vitamin D durumumuzu saptamanın en uygun yolu serumda 25 (OH) vitamin D ölçümüdür. Serum D vitamini seviyesinin 150 üzerinde olması vitamin intoksikasyonu yani zehirlenmesi olarak nitelendirilir. Kanda kalsiyum düzeylerinin önemli biçimde yükselmesine sebep olmaktadır. Bu yükseklik sonuç olarak yaygın beden ağrısı, çok halsizlik, kabızlık, bulantı kusma, şuur dengesizlikleri, idrarda kalsiyum atılımının artması, böbrek taşı, böbrek yetmezliği, kalpte ritim bozuklukları gelişebilir.
Her besinde her vitaminde olduğu üzere bunda da istikrarlı ve optimal formda kullanım çok ancak çok kıymetli.